BULGARİSTAN – ROMANYA – MAKEDONYA – YUNANİSTAN GEZİSİ

-

Bugün, 23 – 30 Mart 2019 tarihleri arasında yapmış olduğumuz Bulgaristan – Romanya – Makedonya – Yunanistan gezisinden söz etmek istiyorum. Mart’ın son haftasında, sekiz günlük bir gezi planı yapıp, ailece arabaya atladık. Burgaz, Nessebar, Varna, Bükreş, Braşov, Sibiu üzerinden Craiova’ya gittik. Sofya, Üsküp ve Selanik üzerinden de Türkiye’ye döndük.

Sofya yolu

Yola çıkmadan önce, internette bu ülkeler ve şehirlerle ilgili epeyce araştırma yapmıştım. Özellikle de, daha önce gitmiş olanların, nereler gezilir, ne yenilir, nelere dikkat etmek gerekir konulu önerilerini çok yararlı buldum. Bu nedenle, bloğumda bu geziye bir yer vermek, gitmeyi düşünen ya da merak edenlere bir nebze olsun yardımcı olabilmek istedim. Gezilecek görülecek yerlerin yanısıra, gümrükler, yol durumu, fiyatlar gibi konularda da mümkün olduğunca detay vermeyi düşündüm. Hal böyle olunca ortaya epeyce uzun bir yazı çıktığı için, rahat okunabilmesi ve sıkıcı olmaması adına, her günümüzü ayrı bir sayfada anlatmaya karar verdim.
Bu bölümde genel birtakım bilgiler vermek istiyorum.
Bu ülkelerin hiçbiri yeşil pasaporta vize istemiyor. Arabayla yolculuk yapmak isteyenlerin, öncelikle yeşil kart sigortası yaptırması zorunlu (sigorta primi: onbeş günlük 47 Euro, iki aylık 82 Euro); bazı gümrüklerde poliçe kontrol ediliyor.  Ayrıca, kasko poliçesine yurtdışı teminatı almanızda da fayda var, fiyatı sigorta şirketlerine göre değişiklik göstermekle birlikte, 40-50 TL civarında. Bulgaristan ve Romanya’da otoyol kullanımı için bir tür etiket olan vinyet (vignette) almanız gerekiyor; artık her ikisini de online olarak satın alabiliyorsunuz. Bir haftalık vinyet, Bulgaristan için 15 leva, Romanya için ise 3 Euro.
Bir hafta boyunca konaklayacağımız yerler için, yola çıkmadan önce internetten yerlerimizi ayırttık. Genellikle otel yerine, merkeze yakın olan ve 9’un üzerinde puan alan daireleri tercih ettik. Craiova’daki otel haricinde sabah kahvaltılarını kendimiz hazırlamak durumunda kaldık. Gideceğimiz yerlerdeki alışveriş imkanlarını bilmediğimiz ve alıştığımız Türk usulü kahvaltıyı bulup bulamayacağımızdan emin olamadığımız için, yanımıza biraz kahvaltılık almıştık ve çok işe yaradı. Üsküp haricinde demleme çay bulmak pek mümkün değil, poşet çay isteyince de önünüze meyve çayı gelmesi ihtimali var. Bunu da gözönünde bulundurun derim.
Şehirlerarası yollar genellikle virajlıydı, ama yolların düzgün olması nedeniyle bu bir sorun yaratmadı.
Yukarıda saydığım şehirlerin tamamında, şehirlerin temizliği, yeşil alan ve parkların çokluğu ve büyüklüğü dikkat çekiciydi. Bu muhteşem parklarda, bisiklet yolları ve bolca çocuk parkı da bulunuyor ve kimse piknik, mangal yapmıyor :)


Genellikle, bir günde birkaç şehri gezmek istediğimizden, müze vb. yerlere zaman ayıramadık. Çoğu kentte, en görülmeye değer yerlerin bulunduğu bir ‘eski şehir’ vardı. Bazen arabayla turladık, ama çoğu zaman yürüyerek birkaç saatlik gezintiler yaptık. Şehirlerin genelinde, düzenli trafik ve yaya geçitlerinde yayalara öncelik verilmesi en hoşumuza giden şeylerden biri oldu.
Gittiğimiz hemen hemen her yerde, turistik şehir haritası bulabileceğimiz bir turizm bürosu vardı, ama bazıları kapalı olduğundan yararlanamadık. Böyle durumlarda, en yakınınızdaki otele girdiğiniz zaman, size bir harita veriyorlar.
Gelelim fiyatlara… Benzin Üsküp’te Türkiye’dekinden 1 TL kadar ucuzdu, diğer şehirlerde ise 1 TL kadar pahalıydı. Çoğunda, yiyecek fiyatları pahalı, ama alkollü içkiler sodadan, meyve suyundan daha uygun fiyata satılıyor. Kafede soda 10 lira ise, birayı 7 liraya alabiliyorsunuz.
Şimdi gelelim gün gün gezinin ayrıntılarına…




Yorumlar

Yorum Gönder